EFRA Komitesi Başkanı Robert Goodwill, konuyla ilgili açıklamasında, İngiltere’nin uzun süredir ihraç ettiği plastik atıklara başkasının sorunu gibi yaklaştığını söyledi.
Goodwill, “İngiltere bu kirli ticaretin parçası olmamalı. Bu nedenle plastik atık ihracatının tamamen yasaklanması çağrısında bulunuyoruz” dedi.
EFRA Komitesi tarafından bugün paylaşılan rapora göre İngiltere yıllık ürettiği 2,5 milyon tonluk plastik ambalaj atığının yüzde 60’ını ihraç ediyor.
Raporda, Çin’in 2018’de yürürlüğe koyduğu katı plastik ithalatı yasağından bu yana Türkiye’nin atık ihracatında ilk sıraya yükseldiği belirtiliyor.
Buna göre 2020’de İngiltere’nin tüm plastik atık ihracatının yaklaşık yüzde 40’ının yapıldığı ülke olan Türkiye, İngiltere’den en fazla plastik atık alan ülkeler arasında ilk sırada yer aldı.
Türkiye’yi İngiltere’nin yurt dışına gönderdiği plastik atıklarının yüzde 12’sini alan Malezya izledi.
Komite tarafından yapılan değerlendirmeye göre plastik atık ihracatının tamamen yasaklanabilmesi için öncelikle ihraç edilebilecek atık miktarının sınırlandırılması gerekiyor.
Raporda atık suçlarının “riski düşük ödülü yüksek” olması nedeniyle mücadelede güçlükler yaşandığı söyleniyor.
Buna göre hükümetin yasa dışı yollarla plastik atık ihracatı yapan suç çetelerini engellemeye yönelik düzenlemelerin uygulanması için müdahalesine ihtiyaç var.
Yasağın uygulanabilmesi için bir diğer ön koşul da plastik tüketiminin azaltılması ve döngüsel bir plastik ekonomisine geçiş.
Raporda bu hedeflerin sağlanabilmesi için şu önerilere yer veriliyor:
İngiltere’nin tüm plastik atık ihracatının 2027’ye kadar tamamen yasaklanması. Bunun nasıl başarılacağına dair bir yol haritasının hükümet tarafından Mart 2023’e kadar yayımlaması gerekiyor
“Azalt”, “yeniden kullan” ve “dönüştür” adımlarını kapsayan “atık hiyerarşisi”ne daha yüksek bir bağlılık geliştirmek. Komite, bu kapsamda hükümetin 2042’ye kadar tüm plastik atıkların geri dönüştürülmesi, yeniden kullanılması ya da kompost yapılması hedefini benimsemesini tavsiye ediyor
Üreticilerin pazara sundukları plastik ambalajlar için belirli bir ücret ödemesini ön gören “Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu”nun yürürlüğe alınması. Bu uygulamayla üreticilerin ambalaj atık üretimini azaltması ve geri dönüştürülebilir malzemeler kullanmasının teşvik edilmesi planlanıyor. Komite uygulamanın her yıl 1 ton plastik ambalajı piyasaya süren tüm işletmeleri 2030’a kadar kapsama alması gerektiğini söylüyor
Rapora göre tek kullanımlık ürünlerin azaltılmasına yönelik olarak yeniden kullanım ve atıksız alışveriş uygulamalarının teşvik edilmesi için yeni yolların keşfedilmesi gerekiyor. Komite bunun için bir görev gücü oluşturulmasını tavsiye ediyor
Hükümetin geri dönüştürülmüş plastik oranı yüzde 30’un altında olan ambalajlar için getirdiği Plastik Ambalaj Vergisi’ne desteğini sürdürmesi gerekiyor
Vergi gelirlerinin bir bölümünün geri dönüşüm sektörüne yatırılması plastik filmler gibi geri dönüştürülmesi zor ürünlerin dönüşümüne yönelik teknolojilerin geliştirilmesini destekleyebilir
İngiltere‘de Çevre ve Gıda Bakanlığı’nın uygulamalarını incelemek üzere Avam Kamarası tarafından görevlendirilen Çevre ve Gıda Bakanlığı Komitesi plastik atık yönetimi sorununun çözümü için Mart ayında bir panel düzenlemişti.
Greenpeace Türkiye’nin 15-16 Nisan 2021’de Adana il sınırları içerisindeki 5 farklı çöp döküm sahasından toprak, kül, su ve nehir dibi çamuru örneklerini incelediği araştırması, bu alanların tümünde “birçoğu plastiklerin yanması sırasında üretildiği bilinen çok geniş bir yelpazede zehirli kimyasallar” ve “yüksek konsantrasyonlarda çeşitli metal ve metaloidler” bulmuştu.
EFRA Komitesi panelinde Greenpeace Türkiye’nin de tanıklığı dinlenmişti.
Greenpeace eski biyoçeşitlilik sorumlusu Nihan Temiz rapora atıfta bulunarak, “Bu kadar çok insan, küçük hayvan ve ülkenin etkilendiğini görürken, İngiltere’nin plastik atığını kendi sınırları içinde yönetebildiğini görmek için daha ne kadar beklememiz gerekecek?” diye sormuştu.